MUSTAFA KÖZ'ÜN "KASABADA MİLLİ HASILA HABERLERİ" ŞİİRİ ÜZERİNE

Şiir yorumlamak çok becerdiğim bir iş değildir. Yani kime göre neye göre belki? O cafcaflı kelimeleri kullanmadan yorumlarımı sıralarken yanlış yapıyorum galiba. Ben başardığımı düşünsem de yanlış olabilir bu gerçek. Sanırım şiir eleştirilerinde de insanların beklentisi film eleştirilerinde ki  gibi daha akademik bir dil. Aranan bu mu? Ben ise bir dosta anlatır gibi yazıyorum bu eleştirileri. İster film olsun ister dizi, pardon şiir :)

Sincan İstasyonu dergisinde rastladığım bu şiir hakkında da bir kaç kelam etmek istedim bir okuyucu olarak ve naçizane iyi bir okuyucu olduğuma inanarak.

Şiiri kendi adıma on üzerinden değerlendirirsem, on üzerinden 6.9, 6.9'dan da 7 vermeyi uygun görürüm.

Sevdiğim bir tür olmasına rağmen bazı noksanlarını görüyorum. 

Aşırı bir tanık gösterme -tabiri caizse- yapılmış, isimler havada uçuşuyor.

Yapılan bu tanık göstermeler, havada uçuşan bu isimler şiirselliği baltalamış diye düşünüyorum. Şiir yazarken ya da okurken lirizmi arayan bir kişi olmamama rağmen bu beni biraz rahatsız etti bu şiirin tekelinde.

Edebiyat okuyanlar daha iyi bilirler elbet; şiirini birinci yeni bir ağızdan yazıp bu dili çağa yedirmiş olması benim en çok hoşuma giden şey oldu. Kendi adıma şiirlerimde uyguladığımı düşündüğüm bir tarz. Fakat günümüz şiiri gibi gözüküp her çağa göz kırpan bir yapısı da var şiirin. Bu yüzden DANSÖZ ŞİİR demekte bir sıkıntı görmüyorum "Kasabada Milli Hasıla Haberleri" üzerinden aynı tarzda olan tüm şiirlere. Misal, kullanılan kelimeler de beni bu sıfatlandırmaya itiyor. Şiirde Ajda Pekkan'da var Güz Kuşları da. Zıtlık sırıtmazsa eğer, çok iyi! Ama okuyucu anlarsa olmuyor işte.

Çizgiyi bulmak lazım.


Sevgili Köz'e selam ve saygılar :) 




                                                                                                                            YAZAN: SÜLEYMAN BERÇ HACİL