Nuri Bilge Ceylan’ın sinemasını “Üç Maymun ve öncesi” ve “Üç
Maymun ve sonrası” olarak ikiye ayırmaktayım. İki dönemi de seviyorum. Yalnız
şöyle bir ayrım yapıyorum. Üç Maymun öncesi dönemi Nuri Bilge Ceylan'ın her
anlamda toyluk dönemi. Uzak'ı sadece üç kişiyle çekmiş; İklimler'i ise altı
kişiyle. Bu filmleri yaparken festivaller de adı anılıyor ama neredeyse filmlerinin
her alanında daha gerilla taktikler uygulayarak bitiriyor eserlerini. Üç Maymun
da buna dahil. Bu sebeplerden dolayı Üç Maymun ve öncesi dönemini daha minimalist
buluyorum Ceylan’ın.
Sinemasında sonraki dönem ise tam manasıyla Bir zamanlar Anadolu’da filmi ile başlıyor. Filmlerinde yine bildiğimiz o biçim mevcut fakat enteresan olan bu sefer filmlerindeki neredeyse her karakter için çok usta veya çok popüler oyuncularla çalışmış olması. Artık her filminde çok kaliteli bir set ortamı, çok kaliteli bir prodüksiyon görüyoruz ve sanırım artık sırtını dayadığı kaliteli prodüksiyona güvendiği için diyaloglar üzerinden yürütüyor filmlerini (Malum, eski röportajlarında filmlerinde ses konusunun kendisini korkuttuğuna her daim dem vurmuştur).
Bir Zamanlar Anadolu’da ve ondan sonra çektiği diğer filmlerine baktığımızda artık sinemasında diyalog büyük bir yer tutuyor ve filmleri artık eskisi kadar gerilla veya minimalist diyebileceğimiz tarzda filmler değiller.
Sinemasında sonraki dönem ise tam manasıyla Bir zamanlar Anadolu’da filmi ile başlıyor. Filmlerinde yine bildiğimiz o biçim mevcut fakat enteresan olan bu sefer filmlerindeki neredeyse her karakter için çok usta veya çok popüler oyuncularla çalışmış olması. Artık her filminde çok kaliteli bir set ortamı, çok kaliteli bir prodüksiyon görüyoruz ve sanırım artık sırtını dayadığı kaliteli prodüksiyona güvendiği için diyaloglar üzerinden yürütüyor filmlerini (Malum, eski röportajlarında filmlerinde ses konusunun kendisini korkuttuğuna her daim dem vurmuştur).
Bir Zamanlar Anadolu’da ve ondan sonra çektiği diğer filmlerine baktığımızda artık sinemasında diyalog büyük bir yer tutuyor ve filmleri artık eskisi kadar gerilla veya minimalist diyebileceğimiz tarzda filmler değiller.
YAZAN: SÜLEYMAN BERÇ HACİL