Buruldum. Bir masada elli yaşında oturan bir adama dönüştüm. Karşımdaki adamlar ailelerinden konuşuyorlar. Rüya gibi bu benim için. Hepsi memur çocukları. Bir benim masanın gamsızı. Onlar konuştukça ben daha fazla anlıyorum;
Ayrıksılığımı…
Bir garip toprak şu an burada olmak. Hepsinin kalbinde bir aidiyeti var…
Ben aidiyet denen şeyin ne olduğunu bilmiyorum. Her bayramda büyüklerinin elini öpmeye gittiklerini seziyorum. Ben ailemden dahi söz etmeyi bilmiyorum. Nefesim kesiliyor; cümleler kesik kesik çıkıyor ağzımdan sorduklarında. Gerilim tipinde bir baş ağrısı çekiyorum. Yarınlarda arıyorum aidiyetleri.
Bulamayacağımı eminim ki biliyorum…
YAZAN: SÜLEYMAN BERÇ HACİL