I
Şimdiden önümüzdeki yıldaki bir günün planını yapıp not ediyorum. Bu obsesiflik değil de nedir?
II
Eğer obsesifseniz en çok zorlanacağınız yerlerden birisi de esnaf lokantalarıdır. Ne yiyeceğinize karar veremez ve kısacık bir anda seçim yapmanız gerekirken -çünkü sırada müşteriler vardır bir kuyruk halinde- siz önünüzdeki onlarca seçeneğin karşısında kavrulursunuz. Bu kocaman bir kâbus.
III
Artık internet üzerinde kullandığımız her mecrayı
sarmış, bireyi yoran teknolojik düzenin teknolojik bir zımbırtısıdır
bildirimler. Ay nen öyle değil mi? Hele ki birde benim gibi obsesif biriyseniz,
sürekli bakma ihtiyacı hisseder, bakmazsanız büyük bir şey kaçırdım gibi saçma
bir kuşkuya düşersiniz. Bakarken de zamanınız gider, işlerinize konsantre
olamazsınız.
IV
Yaşadığımız şu hayatta en çok ne zaman öleceğimi
bilmek isterdim. Aslında sadece kendim için değil, tüm insanlığın bunu
bilmesini isterdim. O zaman planlar daha net yapılırdı; iş yerlerinde
çalışmazdık belki hiçbirimiz, ne gerek olurdu ki? Düşünmezdik bile. Atardık
takıntılarımızı. Misal ben kesin düşünmezdim. Ya da çok düşünürdüm, bunun doğru
yolunu bulurdum. İsteklerimin sonu ne zaman gelecek bilirdim. Dünyaya daha
fazla şey bırakmak düşerdi aklıma.