Berç. Galatasaraylı kalmamış
istasyonda.İşteyim. Bir derbi maç sonrası. Günlerden Pazar gecesi. Benim için
Pazartesi. Cuma günü hafta başı olsaydı sevilir miydi bu kadar? Düşünüyorum. Benim
sendromum her Pazar Gecesi. Pazartesi sendromu adı verilen olayın aslında 'adı
tatil ardından işe gitme sendromu olmalı. Günle alakası yok yani durumun. Tamam
Pazartesinin de haftanın başı olduğu ve bu negatif durumda sadece adı geçtiği
için bile, daha önceden oluşmuş olan kötü bakış açımızda az çok payı var ama tüm
yükü bu biçare günün omuzlarına yükleyemeyiz. Cuma günü işi başı yapılsaydı
sevilecek miydi Cumalar? Halbuki ilkokul çağlarından beri ne kadar çok sevilen
bir gün değil mi? Çok dinlenmiş olmam gerekirken ben yine dinlememişim. İşime
kafamı vermeliyim. Bir anda başlamalı. Etrafım lekeli. Telefonumda lekeler. Her
tarafta lekeler. Lekeler. Takığım ben buna. Oysa bense çok temiz bir adam
sayılmam. Zaten hemen gelir hafta sonu. Dayanmalı. O hafta sonu nerede o hafta
sonu? Daha fazla dayanmalı. Kalbim Ruanda Kırsalı benim. Ruanda Kırsalı. Benim Kitabım. İş var ama iş hep var ve ben yine şiir düşünüyorum. Bir şair olarak şiir
düşlüyorum. İleri ki yıllarda bendeniz de ikinci bir şiir kitabı çıkarma fikri
hasıl olursa, ismini "Budapeşte Radyosu" koyma ihtimalim yüksek. Ruanda
Kırsalı'ndan sonra Budapeşte Radyosu. Ülkeden şehre inmiş gibi. Sonrasıysa
mahalle ve köy. Politik bir duruşumda olur. "İsmini neden Budapeşte Radyosu
koydun? Hayır neden yani?" diye soran olursa, ola ki içinde toplumcu, slogan
atan bir şiir varsa; Nazım Hikmet-Budapeşte Radyosu ilişkisini örnek olarak
verip, soruyu yönelten kişiye ikisi arasında bağ kurmasını önererek ukala
olurum; yoksa da geri kalan ve her daim olacak olan bireysel şiirlerimin
açıklamasını, "Bu radyoda her şiirim kendimi anlattığım bir radyo programı. Kıps
"diyerek yapar; metaforlu açıklamamı da yapıştırmayı bilirim.
"Sinemada üçleme yapıldı mı oluyor, ben de kitapta dörtleme yapacağım
-ülke, şehir, mahalle, Berç-" deyip,farklı bir açıklama niteliğinde ayrıca
köpekte çekerim. Dördüncü kitabıma benliğimle ilgili bir isim bulup
"Ülke, şehir, mahalle istediğiniz kadar dolaşın, varacağınız son nokta yine
kendinizdir" der,dörtlü seriyi tamamlayıp -Berç dörtlemesi-şiir serüvenimi
kitap noktasında sonlandırırım. Belki çok sonra canım çeker, Teoman nasıl müziğe
geri döndüyse bende yeni bir kitapla tekrar şiire dönerim. Kitabın adı Best of
Berç olur. Kendimi gereksizce şahane hissederim. Kendimi biliyorum. Hissederim. İşe
devam etmeliyim. Berç…
SÜLEYMAN BERÇ HACİL
